Adım Makbule. 48 yaşında, az kilolu, 1.78 boyunda, kapalı bir kadınım. Kocam 54 yaşında, ince yapılı (aslında oldukça zayıf demek daha doğru olur) ve uluslararası bir nakliyat şirketinde TIR şöförlüğü yapıyor.
26 yaşında bir kızım var, 2 yıllık yüksek meslek okulunu bitirdi, şimdi İzmir’de büyük bir AVM de vardiyalı çalışıyor. Kocamla seks hayatımız 1999 yılındaki depremi yaşadığımız gece bitti, yani kocamın siki bir daha kalkmadı.
Kocamın gitmediği doktor psikolog kalmadı, yine de durumu düzelmedi. Ben de o zamandan beri sikişmeye hasret kaldım. Eh burası da küçük bir belde, herkes birbirini tanır, ne kadar yarrağa aç olsam da, dedikodudan çekindiğim için kimseyle bir halt edemedim, ta ki yan komşumun 21 yaşındaki Oğlu Gürhan’ı kadınlar gününde arka bahçede 31 çekerken görene kadar. Bizim evler yan yana ve bahçe içindedir. O gün yan komşum Zekiye’nin günüydü. Yaz mevsimi olduğundan güne katılan bütün kadınlar Zekiye’nin ön verandasında toplanmış, çay pasta kurabiye eşliğinde laflıyorduk. Bir ara kadınlardan biri benden dantel örneği sorunca, alıp getirmek için kendi evime geçtim. Arka odadan dantel örneğini aldım, tam döneceğim gözüm Zekiye’nin arka bahçesindeki Gürhan’a takıldı.
Gürhan asmanın altında 31 çekiyordu. Annesine gelen kadınları görünce azmıştı anlaşılan. Perdeyi hafif aralayıp biraz dikkatli baktığımda odun gibi yarağının damarları çıkmış, nasıl da ovalıyordu anlatamam. O anda tahrik oldum ve resmen amım sulandı. Kolay değil, 12 yıldır kocamla tık yok yatakta. Durdum Gürhan’ın 31 çekmesini seyrettim. Seyrederken elim kendiliğinden külodumun içine kaymış, amımı okşamaya ve parmaklamaya başlamıştım. Gürhan fışkırmaya başladığında içim gitti resmen. Ben de amımı ovarak orgazm olmuştum. Neyse, toparlanıp tekrar Zekiye’lere gittim, ama kadınlarla sohbet ederken hep aklım Gürhan’da ve onun o muhteşem yarağındaydı…
O gece dayanamayıp, dolaptan taze ve irisinden bir Patlıcan alıp, yalnız yatağımda Gürhan’ı düşünerek kendimi tatmin edip, amımın ateşini söndürdüm ve uyudum. O günden sonra ikide bir Gürhan’ı ufak tefek işlerde yardım isteme bahanesiyle evime çağırıp frikikler veriyordum. Tabi gözüm sürekli önündeydi. Gürhan da frikik verdiğimde çaktırmadan bakıyor ve önü kabarıyordu. Ama bir girişimde bulunmuyordu, belki de annesine söylerim diye korkuyordu çocukcağız. Bu böyle bir iki hafta daha devam etti ve ben artık daha da azmış ve dayanamaz hale gelmiştim.
Anladım ki ben bir şey yapmazsam Gürhan’dan bir girişim olmayacaktı. Ve Gürhan’a bir numara yapmaya karar verdim. İçime siyah iç çamaşırları giydim, üstüme beyaz ince bir triko bluz giydim ve ön dekoltesini de açtım. Südyenim olduğu gibi görünüyordu. Uzun, siyah, önden düğmeli eteğimi de giydim ve ön düğmelerinin alttan 4 tanesini açtım ki baldırlarım görünsün diye. Mutfakta lavabonun altındaki sifonu çekip musluğu biraz açtım ve yere su akıttım. Sonra da ‘Lavabo bozuldu’ diye, bakması için Gürhan’ı çağırdım…
Gürhan lavaboyu tamir etmeye geldi. Mutfakta çömelip lavabonun alt dolabının kapağını açtığımda Gürhan küloduma kadar görüyordu. Hafif eğildiğimde ise göğüslerimin çatalı neredeyse burnuna yapışacaktı. Bolca sürdüğüm parfüm de cabası. Gürhan hemen, “Sadece sifon yerinden çıkmış Makbule teyze!” diyerek sifonu yerine taktı. Ama gözlerini benden ayıramıyordu, önü deseniz resmen çadır kurmuş, yarağı şortunu delecek gibiydi. Gürhan’a lavaboyu tamir ettiği için teşekkür edip, planımın ikinci kısmına geçtim.
Çömeldiğim yerden kalkarken, yarı domalmış bir haldeyken acı bir “Ahhhh!” çektim ve elimle belimi tutarak, “Offf belimmm!” diye sızlandım ve o pozisyonda kaldım. Gürhan hemen, “Ne oldu Makbule teyze? Bir şeyin yok ya?” dedi. “Belim tutuldu galiba! Yardım et, beni kaldır ve yatağa götür lütfen, belime bıçak saplanmış gibi hissediyorum!” dediğimde, Gürhan hemen arkama geçip koltuk altlarımdan tutup yavaş yavaş beni kaldırmaya çalışırken kalçamı Gürhan’ın önüne yasladım, yarağını resmen kalça yarığımda hissediyordum. Ben arkamı yasladıkça o da götüme iyice abanıyordu ve yarağı taş gibi sertti…
Sonunda Gürhan’ın yardımıyla ahlaya puflaya ayağa kalktım. Güya belimin ağrısından yürüyemiyorum diye Gürhan’ın boynuna kolumu doladım da yürüyorum. Gürhan da belime sarılıp beni yatak odama götürdü. Beni yatağın kenarına oturtup yavaşça yatağa yatırmaya çalışırken ben de iki kolumu boynuna dolayıp destek alıyordum. Sırtım yatağa değdiğinde (kollarımı boynundan bırakmadığım için) Gürhan’ı da üzerime çekmiştim ve vücutlarımız birbirine yapışmıştı.
Gürhan’ın kazık gibi yarrağını tam amımın üzerinde hissediyordum. Gürhan o anda sanki niyetimi anlamıştı, ama yine de çekiniyordu. Üzerimden kalktı ve “Nasıl oldu, belin hala çok ağrıyor mu Makbule teyze?” diye sordu. “Çok berbat ağrıyor…” dedim. “Makbule teyze istersen yüzüstü dön de belini ovayım!” dediğinde, “Oh çok iyi olur valla!” deyip yavaşça döndüm ve yüzüstü uzandım. Gürhan da yatağa çıktı, bacak arama yanaşıp iki eliyle belimi ovmaya başladı. “Şu bluzümü yukarı sıyır da ov!” dedim…
Gürhan Bluzümü boynuma kadar sıyırdı ve önce belimi okşar gibi ovma başladı. “Oh iyi geliyor valla, biraz daha sert yap ve hep aynı yeri ovma, sadece belim değil bütün sırtım ağrıyor!” dedim. “Tamam Makbule teyze!” diyerek yukarı doğru kaydı ve sırtımı, sütyenimin kopçasının olduğu kısmın etraflarını ovmaya başladı. Bir ara parmakları südyenimin yanlarından göğüslerime kaymaya başladığında, “Südyenimi çöz de rahat yap!” dedim. Hiç sesini çıkarmadan sütyenimin kopçasını çözdü ve sırtımı ovmaya devam etti.
Elleri yanlardan göğüslerimin yanlarını da okşamaya başladığında ben resmen ıslanmaya başladım ve gözlerim kapalı olarak ufak ufak zevkten inliyordum. Gürhan’ın elleri arda sırada tekrar belime iniyor ve belimi ovarken başparmaklarını da eteğimin bel kısmından içeriye hafif hafif sokmaya çalışıyordu. Gürhan’a, “İstersen eteğimi çıkar da buruşmasın! Hem oralarım da çok ağrıyor, oraları da ov!” dediğimde, Gürhan eteğimin arka fermuarını indirdi ve eteğimi bir çırpıda çekip çıkardı…
Artık sadece külotla kalmıştım. Gürhan baldırlarımın üzerine oturdu ve bacakları bacaklarıma temas halindeydi. Bir an üzerime uzandı ve yarrağı neredeyse külodumu delecek gibiydi. O an bir “Oohhhhh!” çekerek götümü hafif yukarı kaldırıp yarrağına bastırmaya başladım. İşte o anda Gürhan da omuzlarımdan tutarak iyice abandı ve ensemde Gürhan’ın dudaklarını hissettim. Ensemi, boynumu ve omuz başlarımı öperek götüme kerkiniyordu. Artık ok yaydan çıkmıştı. Amım da berbat sulanmış ve vıcık vıcık olmuştu.
Ellerimi arkaya atıp külodumu aşağı sıyırdığımda, Gürhan da bir anda doğrulup, önce kendi şortunu sonra benim külodumu çıkardı. Ben sırtüstü dönüp baktığımda, Gürhan’ın damarlı yarrağı oldukça şişmiş, başı nereyse morarmıştı. Elimi atıp yarrağını tuttum ve çekerek, “Ağzıma yaklaştır şunu!” dedim. Gürhan yukarı kayarak göğüslerimin üzerine oturur gibi pozisyon aldı ve yarrağını ağzıma uzattı…
Önce yarrağının başını öpüp dilimle birkaç kez daire çizdikten sonra ağzıma aldım ve emmeye başladım. Daha 10-15 saniye geçmeden Gürhan kasılmaya başladı. Boşalacaktı, ama kendini zor tutuyordu. Ben daha seri emmeye başlayınca döllerini gırtlağımdan mideme doğru fışkırtmaya başladı. Tüm döllerini yutup yarrağını yalayarak temizledikten sonra, yarrağını ağzımdan çekti ve göğüslerimden aşağı kayarak, göğüslerimi yalamaya öpmeye ve emmeye başladı.
Göbeğimi de yaladıktan sonra, bacaklarımı ayırıp başını amıma gömdü ve amımı yalamaya başladı. Bu işi çok iyi biliyordu kerata, diliyle sikiyordu amımı. Ben artık kopmuştum, inlemelerim resmen böğürmelere dönüşmüştü. Yarım saate yakın yalayarak iki kere orgazm etmişti beni. Saçından asıla asıla amımdan zorla uzaklaştırabildim dilini. Kollarından tutup yukarı çektim ve “Hadi sokkkkk!” diye seslendim. Gürhan yarrağını amımın dudaklarına sürtmeye başladı. Ben dayanamıyordum, “Sok artık yeter, sok şunu!” dedim…
Gürhan amımın dudaklarını parmaklarıyla ayırıp yarrağının başını amımın deliğine dayadı ve belimi iki eliyle tutup beni kendine çekerek aynı zamanda da yüklendi. Yarağı bir anda ve tümden köküne kadar girmiş ve içimi doldurmuştu. Öyle bir “Ooohhhhhhhh!” çektim ki anlatamam. Sanki içim yarılmıştı, yarağının damarlarını amımın en ücra köşesinde bile hissediyordum. Gürhan yavaş yavaş gidip gelmelere başlayınca, altında nasıl kıvrandığımı görmeniz, şehvetten nasıl sesler çıkardığımı, zevkten nasıl inlediğimi duymanız lazımdı.
Gürhan gittikçe hızlanan hareketlerle amıma pompalarken ben de bu arada yeniden orgazm olmaya başlamıştım. Orgazm kasılmalarımdan dolayı bütün vücudum Jöle gibi titriyordu. Tırnaklarımı Gürhan’ın sırtına geçirip yüksek sesle bağır bağıra boşaldığımı hatırlıyorum. Gürhanın da boşalması yakındı, birden daha da hızlandı. Nasıl sikiyor ama, taşakları kalçama şap şap vura vura…
Benim Ahh’lamalarım ve Ohh’lamalarım arasında, Gürhan, “Geliyorummm!” diyerek birden içime fışkırmaya başladı. Aman Tanrım ne muhteşemdi. Gürhan göğüslerimden birini ağzına almış emerken, ben çıldırmış gibi başımı sağa sola sallayarak bir kez daha orgazm oluyordum. Gürhan’ın fışkırması bittiğinde üzerime yığıldı kaldı, ama o koca yarağı hala içimdeydi. O vaziyette bir süre soluklandık. Gürhan yana devrildiğinde, yatak odamın kapısında duran kızım Şeyda ile göz göze geldik. Tabi hemen toparlandık. Gürhan şortunu ve tişörtünü yarım yamalak giyip, kaçarcasına fırladı evden çıktı gitti. Ben de kızımı oturtup herşeyi açıkladım ve kızım da bana hak verdi.
Herkese bol sikişli günler diliyorum!